Hakkımızda

Sitemizde Ortadoğu ve Kuzey Afrika ülkelerinde yaşanan siyasal ve toplumsal gelişmeler ülke Koordinatörlerimiz tarafından düzenli olarak takip edilmekte ve Genel Koordinatörümüz Abant İzzet Baysal Üniversitesi Uluslararası İlişkiler bölümü öğretim üyesi Doç.Dr. Veysel AYHAN'ın katkılarıyla yayınlanmaktadır.

29 Mart 2012 Perşembe

Suriye Krizinde Tampon Bölge Tartışması

Doç. Dr. Veysel AYHAN

ORSAM Ortadoğu Danışmanı
Abant İzzet Baysal Üniversitesi



Son günlerde Suriye’den Türkiye’ye artan sayıda mülteci gelmesi tampon bölge tartışmalarının yeniden gündeme gelmesine yol açmıştır. Bir yandan tampon bölge tartışmaları yapılırken diğer yandan da Hatay’daki mülteciler sesiz sedasız bir şekilde Hatay’daki mülteci kamplarından tahliye edilerek Kilis’te oluşturulan konteynır kente yerleştirilmektedirler. Hatay’daki mültecilerin Kilis’e götürülmesinin temel gerekçeleri henüz açıklığa kavuşmamış olmakla birlikte üst rütbeli askerlerin Hatay’da tampon bölge için fizibilite çalışmalarına başlaması Tampon bölge planının karar vericiler tarafından tartışmaya açıldığını göstermektedir.

Tampon Bölge Ve Riskler

Türkiye’den yüksek rütbeli askerlerin son günlerde Hatay’ı ziyaret etmesi, bazı iddialara göre yaklaşık 500 askeri personelin Tampon bölgeyle ilgili olarak Hatay’da arazi ve diğer koşulları araştırmaya başlamaları Başbakan Erdoğan’ın tampon bölge veya güvenli bölge dahil tüm opsiyonların masada olduğu yönündeki açıklamaları ve 1 Nisan’da İstanbul’da gerçekleştirilmesi öngörülen Suriye’nin Dostları Grubu’nun ikinci toplantısında somut kararların alınacağının ifade ediliyor olması, (1) Türkiye-Suriye ilişkilerinde gerginlikten sıcak çatışmaya doğu yeni bir sürecin başlamak üzere olduğunun işaretlerini vermektedir.

makalenin devamı için tıklayınız

TUNUS VE TÜRKİYE İLİŞKİLERİ

Seda UĞURLU

Arap baharı gibi önemli bir sürecin başlamasına kaynaklık eden bir ülke olarak Tunus, tarihinde 1574 yılından 1830 yılına kadar Osmanlı İmparatorluğu hükümranlığı altında bulunmuş bir ülkedir. Bir süre de Fransız hegemonyası altında bulunmuştur.  Bilindiği üzere, burada ilk kez özgür seçimler yapıldı ki bu seçimler halkın iradesini yansıtması açısından kayda değer bir gelişmedir. Öte yandan Arap baharının Tunus’a yaramadığını düşünenler de mevcuttur. Tunus'ta halk ayaklanmasından bir yıl sonra rejim karşıtı gösterilere katılanların "hayal kırıklığı" yaşadığı da gelen haberler arasındadır.

Makalenin devamı için tıklayınız

27 Mart 2012 Salı

TUNUS-Ulusal kurucu meclis yeni anayasa ile ilgili olarak 19 Mart’ta bir mektup yayınladı


Ulusal kurucu meclis yeni anayasa ile ilgili olarak 19 Mart’ta bir mektup yayınladı. Ulusal kurucu meclisin yayınladığı mektupta kısaca şu konulara yer vermiştir: Ulusal kurucu meclis yeni bir anayasa yazmaya yönelik 23 Ekim 2011 tarihinde ilk adımını atmıştır. Bu anlamda Tunuslu vatandaşlar eski rejimin kötü niyetli uygulamalarını önleyecek yeni bir anayasa için taleplerini belirttiler. Vatandaşlar yeni anayasaya hazırlanırken ulusal kurucu meclisin bu taleplere duyarlı davranmaları konusunda çağrıda bulundular. 

Tunus'taki diğer gelişmeler için tıklayınız

Libya’da seçimler ertelenebilir



Geçen yıl bu zamanlar Libya’daki acımasız diktatör rejimlere karşı ülkedeki insanları korumak için uluslar arası toplum Libya’da demokratik bir ortam oluşması için Libya’ya müdahalede bulumuşlardı. Fakat bu süreçte uluslar arası toplumun desteğini alan Ulusal Geçiş Konseyi, silahlı gruplar arasındaki çatışmalar, doğu bölgelerinin otonomi için girişimleri, İngiliz şehitliğine karşı saygısız eylemler içeren son olaylar umut edilenin aksine bu süreci yavaşlattı. Böyle bir ortamda 23 Haziran 2012’de gerçekleşmesi düşünülen seçimler Geçiş Hükümeti’nin demokrasi açığını kapatamaması ve ağır silahlarla donanmış halkın bu yöndeki enerjisini yapıcı politik sürece aktarmayı amaçlamıştır.Bu amaca yönelik olarak,Geçiş Hükümeti  seçimlerin istikrar getireceğini  ve halkın  meşruiyetini  sağlamlaştıracağını düşünüyor.


Libya'daki diğer gelişmeler için tıklayınız

Yaşam %80 durdu



Ma’an  gazetesine açıklamalarda bulunan Petrol ve Akaryakıt şirketleri derneği Başkanı Muhammed Abadla akaryakıt ve petrol krizinin biran önce giderilmesi gerektiği ve Gazze yönetiminin bu soruna bir çare bulması gerektiğini vurguladı.Aynı zamanda karaborsa konusunda halka çağrıda bulunan Abadla,bu yolla satılan akaryakıta itibar etmemelerini ve sorunun halledileceğini söyledi.

Gazze'deki gelişmelerin devamı için tıklayınız

19 Mart 2012 Pazartesi

YEMEN'e Bir Yıl Aradan Sonra Yeniden Askeri Yardım


ABD Savunma Bakanlığı Pentagon ise 10 Mart’ta, bir yıl aradan sonra Yemen’e askeri yardımı tekrar başlatacağını bildirdi. Yardımlara ülke içersindeki kaos ortamı nedeniyle ara verilmişti. Hiçbir anlaşma yapılmamakla birlikte, ABD’li savunma yetkilileri bu yılın sonuna doğru 75 milyon dolara kadar yardım yapılabileceğini söyledi. Yardım askeri eğitim ve araç gereçten oluşmaktadır. ABD’li yetkililer El-Kaide’nin güneyde ayağını genişletmek ve silah teçhizat ele geçirmede yemendeki huzursuzluktan avantaj sağladığı konusunda uyardı. Son olarak 18 Mart’ta Yemen’den bir askeri heyet, Washington'daki Pazartesi günü çalışmalarına başlayacak Yemen-Amerikan Genelkurmay Görüşmeleri toplantılarına katılmak üzere ABD'ye gitti. Toplantının gündeminin askeri işbirliği alanları olduğu ve işbirliğinin askeri eğitim ve rehabilitasyon, Kızıldeniz ve Aden Körfezi’nde terör ve korsanlıkla mücadele konusunda olacağı bildirildi.
Yemen'deki gelişmelerin devamı için tıklayınız.                                                             

Guantanamo’daki Taliban tutukluları Katar’a sevk edilmeyi kabul etti



ABD’nin Guantanamo askeri hapishanesindeki 5 Taliban tutuklusu Katar’a transfer edlmeyi kabul etti. ABD iyiniyet göstergesi olarak Taliban’la yapılan güvenlik görüşmelerinde transferle ilgili herhangi bir karara varılmadığını belirtti. Afganistan Cmhurbaşkanı Hamid Karzai’nin sözcüsü bu transferin barış sürecinin olgunlaşmasına katkıda bulunacağını söyledi.
Mahkumlar, kendilerini ziyarete gelen Afgan heyetinin transfer için istekli olduğunu belirtti.
Bununla birlikte, Beyaz Saray sözcüsü Caitlen Hayden, Birleşik Devletler’in tutukluların sevkiyle ilgili bir karar almadığını iletti.
Eğer Washington tarafından kabul edilirse, transfer, 2014 yılı sonunda yabancı kuvvetlerin Afganistan’dan çıkmasından sonra ülkede uzun süreli istikrarsızlığı önlemek amacıyla Taliban’ı müzakere masasına oturmak için ABD’nin çabalarının bir parçası olarak görülecektir.(11.03.2012).

Katar'daki gelişmelerin devamı için tıklayınız.

ÇATIŞMA VE BARIŞIN GÖLGESİNDE GAZZE

 Cuma günü Gilad Şalit’in kaçırılmasında birinci dereceden rol oynayan Züheyr el Kaysi’nin İsrail hava saldırısı sonucu öldürülmesi bölgede tansiyonun yükselmesine neden oldu.13.03.2012 Salı gününe  kadar süren karşılıklı saldırılar sonucu Gazze’de 25 kişi yaşamını yitirirken 87 kişide yaralandı.İsrail tarafında ise biri ağır 23 kişinin yaralandığı bildirildi.İsrail’li yetkililerin yapmış olduğu açıklamaya göre Gazze şeridinden İsrail’e 200 roket fırlatıldığı ve bunlardan yalnızca 12’sinin İsrail topraklarına düştüğü diğerlerinin ise Demir  Kubbe adı verilen füze savunma sistemi tarafından imha edildiği açıklandı.13.03.2012 Salı günü ise Mısır’ın arabuluculuğu sonucu ateşkes ilan edildi.09.03.2012.

Gazze'deki diğer gelişmeler için tıklayınız.